Rekabet İhlallerine İlişkin Para Cezaları Nasıl Hesaplanır?


Daha önceki yazılarda da değinildiği üzere Rekabet Kanunu’nun 16 ve 17. maddeleri uyarınca şirketlere ve şirket çalışanlarına toplam dört kategori altında ceza verilmektedir. Usule ilişkin cezalara da ciro ile orantılı olmakla birlikte, doğal olarak en ağır cezalar esasa ilişkin cezalar olup Kanun’un 16. maddesinin buna dair hükmü şu şekildedir:
...
Bu  Kanunun  4,  6  ve  7  nci  maddelerinde  yasaklanmış  davranışlarda bulunanlara,  ceza  verilecek  teşebbüs  ile  teşebbüs  birlikleri  veya  bu  birliklerin üyelerinin  nihai  karardan  bir  önceki  mali  yıl  sonunda  oluşan  veya  bunun hesaplanması mümkün olmazsa nihai karar tarihine en yakın mali yıl sonunda oluşan ve Kurul tarafından saptanacak olan yıllık gayri safi gelirlerinin yüzde onuna kadar idarî para cezası verilir.
Teşebbüs veya  teşebbüs  birliklerine  üçüncü  fıkrada  belirtilen  idarî  para cezaları verilmesi halinde, ihlalde belirleyici etkisi saptanan teşebbüs veya teşebbüs birliği yöneticilerine ya da çalışanlarına teşebbüs veya teşebbüs birliğine verilen  cezanın yüzde beşine kadar idarî para cezası verilir.
Rekabet Kurulu 15.2.2009 tarihinde bu maddenin uygulanmasına ilişkin olarak “Rekabeti Sınırlayıcı Anlaşma, Uyumlu Eylem Ve Kararlar İle Hâkim Durumun Kötüye Kullanılması Halinde Verilecek Para Cezalarına İlişkin Yönetmelik”i yayınlayarak takdir yetkisini ne şekilde kullanacağına ve para cezasının ne şekilde belirleneceğine dair şeffaflık sağlamıştır. Cezaların öngörülebilirliği açısından oldukça önemli bir adım sayılan bu Yönetmelik, toplam üç bölüm ve on maddeden oluşmaktadır.

Para cezasının hesaplanması açısından Yönetmelik’te belirtilen ilkeler şu şekildedir (4. madde):
  • Öncelikle, Kanun’un 4. ve 6. maddesini ihlal eden davranışlar ayrı ayrı tespit edilerek bunlar ilişkin temel para cezası hesaplanır.
  • Temel cezanın hesaplanmasından sonra ise, ağırlaştırıcı ve hafifletici unsurlar dikkate alınarak cezada arttırma ve/veya indirme yapılır.
  • Buna göre belirlenen ceza bir önceki mali yıla ait gayri safi gelirin yüzde onunu aşıyor ise ceza yüzde ona indirilir; ayrıca gerekiyorsa Aktif İşbirliği Yönetmeliği’nin hükümleri de uygulanır.
  • Teşebbüs ve teşebbüs birliklerine ceza verilmesi durumunda ihlalde belirleyici etkisi saptanan yönetici ve çalışanlara da bu cezanın yüzde beşine kadar para cezası verilebilir.
Yönetmeliğin beşinci maddesine göre ise temel para cezasının belirlenmesi açısından; 
  • karteller için cironun %2’si ile %4’ü;
  • diğer ihlaller içinse cironun %0,5’i ile %3’ü  
arasında bir oran esas alınır ve bu miktar;
  • bir ila beş yıl arasında süren ihlallerde %50;
  • beş yılı aşan ihlallerde ise, %100 
oranında arttırılır.

Bir başka deyişle, beş yılda uzun süre bir kartele üye olan bir şirkete verilecek temel ceza bir önceki yılın cirosunun %4’ü ila %8’i arasında olacak; ağırlaştırıcı unsurlar var ise cezanın daha da artması söz konusu olacaktır.

Yönetmeliğin 6. maddesinde ihlalin tekerrürü, soruşturma kararının tebliğinden sonra kartele devam edilmesi, rekabet sorunlarının giderilmesine yönelik olarak verilen taahhütlere uyulmaması, incelemeye yardımcı olunmaması, diğer teşebbüslerin ihlâle zorlanması ağırlaştırıcı unsurlar olarak sayılmış olup, bunlar da temel cezayı %25 ila %100 oranında arttıracaktır.

Diğer yandan, yasal  yükümlülüklerin  yerine  getirilmesi  haricinde  incelemeye  yardımcı olunması,  ihlalde  kamu  otoritelerinin  teşvikinin  veya  diğer  teşebbüslerin  zorlamasının  bulunması,  zarar  görenlere gönüllü  olarak  tazminat  ödenmesi,  diğer  ihlallere  son  verilmesi,  ihlal  konusu  faaliyetlerin  yıllık  gayri  safi  gelirler içerisindeki payının çok düşük olması, Kurul’un henüz araştırmaya başlamadığı bir ihlale ilişkin olarak bilgi ve delil sunulması gibi hususlar da Yönetmeliğin 7. maddesi uyarınca hafifletici neden olarak sayılmış ve yerine göre temel ceza üzerinden 1/6, 1/4 veya 3/5 oranında indirim yapılabileceği belirtilmiştir.

Yöneticilere ve çalışanlara ilişkin cezaların belirlenmesi ise Yönetmeliğin 8. maddesinde değerlendirilmiş olup, ihlalde belirleyici etkisi bulunanlara teşebbüse verilen cezanın %3’ü ila %5’i oranında ceza verilmesi, diğer yandan da “Kartellerin ortaya çıkarılması amacıyla Kurumla aktif işbirliği yapan teşebbüs yöneticileri ve çalışanlarına, Aktif İşbirliği Yönetmeliği hükümleri çerçevesinde para cezası verilmemesi veya verilecek cezalarda indirim yapılması” hükme bağlanmıştır. (Aktif İşbirliği Yönetmeliği’ne ilişkin makaleler için bkz. >>)

Yukarıdaki paragraflarda değinilenler dikkate alındığında, söz konusu yönetmelik ile ilgili olarak aşağıdaki sorular cevap beklemektedir:
  1. Kanunun 16. maddesi,  4,  6  ve  7.  maddelerinde  yasaklanmış  davranışlarda bulunanlara gayri  safi  gelirlerinin %10’una varan oranda para cezası verilmesini öngörmekte ve Yönetmelik bu takdir yetkisinin kullanımını şeffaflaştırma amacı taşımakta iken,  7. maddede yasaklanan davranışlara verilecek cezalar neden Yönetmelik’in dışında bırakılmıştır?
  2. Kanun’da ihlaller arasında herhangi bir ayrım ya da derecelendirme yapılmazken 7. maddenin ayrı tutulması bir yana, karteller ile “diğer ihlaller” arasında ayrım yapılmasının ve kartellere verilecek temel cezanın en alt oranı %2 iken hâkim durumun kötüye kullanılmasına verilecek cezanın asgari oranının %0,5 olmasının nedeni nedir? Bir başka deyişle, hâkim durumun kötüye kullanılması sonucunda piyasadaki rekabet daha az mı kısıtlanmakta, bozulmakta veya engellenmektedir?
  3. Yine aynı mantıkla “soruşturma kararının tebliğinden sonra kartele devam edilmesi” ağırlaştırıcı bir unsur iken hakim durumun kötüye kullanılmasına devam edilmesi neden ağırlaştırıcı bir unsur olarak sayılmamıştır?
  4. “İncelemeye yardımcı olmama durumu”ndan kasıt incelemenin engellenmesi veya zorlaştırılması ise buna ilişkin olarak Kanunda zaten ayrıca bir ceza düzenlemiş iken bunun ağırlaştırıcı unsur sayılmasının mantığı nedir?

Yukarıda değinilen soruların cevaplarının bir gün Rekabet Kurumu tarafından açıklanacağını umuyor ve bu arada sizlerin de yorumlarını bekliyoruz.


Rekabet Kurulu'un verdiği para cezalarına ilişkin olarak ayrıca bkz.  







Önemli Not: Sitede yer alan yazıların tüm sorumluluğu yazarlara aittir ve www.rekabethukuku.info sitesini veya herhangi bir kurum veya kuruluşu bağlayıcı değildir. Sitedeki yazıların en doğru ve en güncel bilgileri içerdiği garanti edilemez. Yazılar yalnızca genel bilgi vermek amacını taşımaktadır; hukuki görüş olarak değerlendirilemez ve yayınlarda yer verilen görüşlerden kaynaklanabilecek olası zararlardan site, yazarlar ve editörler sorumlu tutulamaz. Rekabet hukukuna ilişkin sorunlarda konu ile ilgili avukatlara danışmanız ve/veyaRekabet Kurumu'na başvurmanız önerilir.

0 yorum:

Yorum Gönder