Atık Kağıt: İhlal var ama ceza yok!


Rekabet Kurumu'nun 7 adet atık kağıt dönüşüm şirketi hakkında açmış olduğu soruşturma 8 Temmuz'da tamamlandı.

Kurumdan yapılan açıklamaya göre soruşturmanın konusu şudur:


Soruşturma, atık kağıt ihracatı yapılabilmesi için herhangi üç kağıt geri dönüşüm firmasından “atık kağıt ihtiyacının bulunmadığına” dair onay yazısı alınmasına ilişkin uygulama sonrasında, bazı teşebbüslerin atık kağıdın ihraç edilmesini engellemeye yönelik anlaşma içinde oldukları iddiasını içeren başvuru üzerine yürütülen önaraştırma sonucunda açılmıştı. Soruşturma safhasında, Ekonomi Bakanlığınca düzenlenen Tebliğ ile atık kağıt ihracatının kayda bağlanmasının ardından geri dönüşüm alanında faaliyet gösteren bazı teşebbüsler tarafından atık kağıt ihraç edebilmek için ihtiyaç duyulan belgenin verilmesinin zorlaştırılıp zorlaştırılmadığı incelendi.

Nevşehir'de 16 Sürücü Kursuna 49.039 TL ceza!

Sürücü kurslarına yönelik soruşturmalar hız kesmiyor... Uyarıya rağmen kurslar ceza almaya devam ediyor. Hatırlanacağı üzere 15 Mayıs'da Samsun'da 30 kursa 69.000 TL ceza verilmişti. Aradan bir ay bile geçmeden 13 Haziran'da da Nevşehir'deki 17 sürücü kursu hakkında açılan soruşturma sonucunda 16 kursa ceza verildi.

Soruşturmada incelenen iddialar arasında kurs ücretlerinin 600 TL olarak sabitlenmesi, ücret ve ödeme koşullarını rakiplerin bir arada belirlemesi, kursiyer listelerinin paylaşılması ve havuz sistemi oluşturup denetlenmesi var. 

Muafiyet Kılavuzu Taslağı Yola Çıktı...


Muafiyet en kısa tanımıyla, normal koşullar altında rekabeti kısıtlayan veya kısıtlama riski olan ve bu nedenle Kanun'un 4. maddesi çerçevesinde yasaklamaya tabi olacak anlaşmalara, bazı koşulların varlığı halinde yasaklama ve cezai yaptırım uygulanmamasıdır (Bkz. Beş Soruda Muafiyet Kavramı).

Avrupa Birliği, ABD'den farklı olarak rekabeti sınırlayıcı anlaşmalar açısından şekilsel olarak çok geniş kapsamlı bir yasaklama getirmiş, ardından muafiyet sistemi ile birçok davranışı yaptırım ve yasaklama kapsamı dışına çıkarmıştır. AB ilk aşamada teşebbüslerin yaptıkları anlaşmalar için bildirimde bulunmaları ve açıkça muafiyet almalarını şart koşar iken, bildirim yoğunluğundan bu kez de temel rekabet ihlalleri ile baş edemez hale gelmiş ve grup muafiyeti tebliğleri ile bazı türdeki anlaşmalara kategorik olarak muafiyet tanımış, bunun dışındaki anlaşmaların istisnai olarak başvuruya tabi olmalarını zorunlu kılmıştır. Ancak, muhtemelen teşebbüslerin "işlerini sağlama almak" amacıyla yaptığı başvurulara sürekli olarak cevap vermek durumunda kalan AB Komisyonu sonunda çareyi bildirim müessesesini kaldırmakta bulmuş, firmaları kendi değerlendirmeleri ile baş başa bırakmıştır.

Ceza Geliyorum Dedi: 30 Kursa Toplam 69 Bin TL Ceza...


Ceza geliyorum dedi ve Rekabet Kurulu 15 Mayıs 2013'de Samsun'da faaliyet gösteren 30 sürücü kursuna 
"kurs ücretleri ile azami kursiyer sayısını belirlemeye ve elde edilen gelirleri paylaşmaya yönelik anlaşmalar yapmak suretiyle 4054 sayılı Kanun’un 4. maddesini ihlal etmeleri"
nedeniyle toplam 69.4 bin TL ceza verdi.

Karara ilişkin olarak Rekabet Kurumu'nun İnternet sitesinde yapılan duyuruda her ne kadar "Samsun’da Faaliyet Gösteren 25 Sürücü Kursu Hakkında Yürütülen Soruşturma Sonuçlandı" denilse de, karara ilişkin metne bakıldığında toplam 30 adet sürücü kursunu kontrol eden 25 teşebbüse ceza verildiği anlaşılıyor.

Birleşme ve Devralmalarda Yeni Eşikler



Bilindiği üzere Rekabet Kurumu, 2010/4 sayılı Tebliğ'de yer alan ve Rekabet Kurumu'na bildirilmesi gereken birleşme ve devralmaların belirlenmesine yarayan eşiklerin değiştirilmesi için bir tartışma metnini kamuoyu ile paylaşmıştı. (Bkz. Birleşme & Devralma Eşikleri Masaya Yatırılıyor)

Söz konusu çalışmalar 2012 yılı sonunda tamamlanmış ve 29.12.2012 tarih ve 28512 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 2012/3 Sayılı Tebliğ ile 2010/4 sayılı Tebliğ'in eşiklere ilişkin hükümlerinde değişiklik yapılmıştı. (Bkz. Rekabet Kurumu 2013'e mevzuat değişikliği ile merhaba diyor )

Rekabet Kurumu bu kez de yapmış olduğu bir duyuru ile “Birleşme ve Devralmalarda İlgili Teşebbüs, Ciro ve Yan Sınırlamalar Hakkında Kılavuz"da yeni eşikleri yansıtacak şekilde değişiklikler yapıldığını bildirdi.  Söz konusu kılavuza ulaşmak için tıklayınız.



Önemli Not: Sitede yer alan yazıların tüm sorumluluğu yazarlara aittir ve www.rekabethukuku.info sitesini veya herhangi bir kurum veya kuruluşu bağlayıcı değildir. Sitedeki yazıların en doğru ve en güncel bilgileri içerdiği garanti edilemez. Yazılar yalnızca genel bilgi vermek amacını taşımaktadır; hukuki görüş olarak değerlendirilemez ve yayınlarda yer verilen görüşlerden kaynaklanabilecek olası zararlardan site, yazarlar ve editörler sorumlu tutulamaz. Rekabet hukukuna ilişkin sorunlarda konu ile ilgili avukatlara danışmanız ve/veyaRekabet Kurumu'na başvurmanız önerilir.

Pişmanlığınızı Nasıl Alırdınız?


Daha önce "Pişmanlık Kılavuzu Yola Çıktı..." başlığıyla duyurduğumuz üzere Rekabet Kurumu, muhtelif soruşturmalardan elde ettiği deneyimleri de dikkate alarak, kamuoyunda "Pişmanlık Yönetmeliği" olarak da bilinen "Kartellerin Ortaya Çıkarılması Amacıyla Aktif İşbirliği Yapılmasına Dair Yönetmelik"in uygulanmasında karşılaşılabilecek tereddütleri gidermeye yönelik olarak bir kılavuz hazırlamaya başlamıştı. 

Bu çerçevede “Kartellerin Ortaya Çıkarılması Amacıyla Aktif İşbirliği Yapılmasına Dair Yönetmelik’in Açıklanmasına İlişkin Kılavuz Taslağı” 15 Haziran 2012 tarihinde Kurum'un İnternet Sitesi'nde kamuoyunun ve ilgililerin görüşlerine açılmış ve taslağa görüş gönderilmesi için   6 Temmuz 2012'e kadar süre tanınmıştı.

Rekabet Kurumu dün (19.4.2013) yapmış olduğu bir duyuru ile, “Kartellerin Ortaya Çıkarılması Amacıyla Aktif İşbirliği Yapılmasına Dair Yönetmeliğin Açıklanmasına İlişkin Kılavuz” Rekabet Kurulu tarafından kabul edilerek yayımlandığını belirtti.

Pişmanlık müessesinin önemi ve ceza indirimlerindeki rolü bu sitedeki makalelerle de vurgulandı. Söz konusu sistemden yararlanmak için anahtar niteliğinde olan bu kılavuza ulaşmak için tıklayınız.



Önemli Not: Sitede yer alan yazıların tüm sorumluluğu yazarlara aittir ve www.rekabethukuku.info sitesini veya herhangi bir kurum veya kuruluşu bağlayıcı değildir. Sitedeki yazıların en doğru ve en güncel bilgileri içerdiği garanti edilemez. Yazılar yalnızca genel bilgi vermek amacını taşımaktadır; hukuki görüş olarak değerlendirilemez ve yayınlarda yer verilen görüşlerden kaynaklanabilecek olası zararlardan site, yazarlar ve editörler sorumlu tutulamaz. Rekabet hukukuna ilişkin sorunlarda konu ile ilgili avukatlara danışmanız ve/veyaRekabet Kurumu'na başvurmanız önerilir.

Kontrol Kimde?


Rekabet Kurumu'nun mevzuat atağı 2013 yılında da devam ediyor. Kurum, birleşme de devralmalar konusunda yepyeni bir kılavuz hazırlığında...

Rekabet Kurumu'nun 5 Nisan'da "Birleşme ve Devralma Sayılan Haller ve Kontrol Kavramı Hakkında Kılavuz Taslağı"nı kamuoyu ile paylaştı.  Bilindiği üzere, Rekabet Kurulu 4054 sayılı Kanun'un 7. maddesi uyarınca belirli eşiklerin üzerindeki birleşme, devralma ve ortak girişim işlemlerini denetliyor.

Söz konusu eşikler, bildirim gerekip gerekmediğini anlamaya sağlayan ciro eşikleri -ki onların güncellenmesine ilişkin çalışma da Rekabet Kurumu tarafından çok yakın zamanda tamamlandı.

Diğer yandan, neyin birleşme/devralma olarak kabul edilmesi gerektiği, örneğin bir şirketin hissesinin %10'nun devralınması durumunda izin alınmasının gerekip gerekmediği bugüne kadar tartışmalı bir konu olarak karşımıza çıkıyordu. 

Kanun'un 7. maddesinin "Bir ya da birden fazla teşebbüsün ... birleşmeleri ya da herhangi bir teşebbüsün ya da kişinin diğer bir teşebbüsün mal varlığını yahut ortaklık paylarının tümünü veya bir kısmını ya da kendisine yönetimde hak sahibi olma yetkisi veren araçları ... devralması hukuka aykırı ve yasaktır." hükmü uyarınca "ortaklık paylarının bir kısmının devralınması" dahi -şirketin kontrolünü etkilemediği halde - şeklen de olsa bildirime tabi görünüyordu. AB'nin 4064/89 sayılı Tüzüğü'nün ilgili maddesinin yanlış çevirisinden 4054 sayılı Kanun'a, oradan da 1997/1 sayılı Tebliğ'e ve sonrasında da 201/4 sayılı Tebliğ'e aktarılan bu hüküm,  kısmen tebliğde yer alan ve "kontrolün devri" şartını da getiren maddelerle aşılmaya çalışılmıştır.

Oysa ki duyuruda da belirtildiği üzere "birleşme ve devralma sayılan hallerin tespitinde esas olan unsur teşebbüsün kontrolünde meydana gelecek kalıcı değişikliktir." Hazırlanan bu kılavuz taslağı ile de, 2010/4 sayılı Tebliğ uyarınca izne tabi olan işlemlerinin tespit edilmesinde oluşabilecek belirsizlikleri en aza indirebilmek için birleşme ve devralma sayılan haller ve kontrol kavramının açıklanması amaçlanmaktadır.

Taslak metnine görüş bildirmek için son gün 03.05.2013 olup metne buradan ulaşabilirsiniz.





Önemli Not: Sitede yer alan yazıların tüm sorumluluğu yazarlara aittir ve www.rekabethukuku.info sitesini veya herhangi bir kurum veya kuruluşu bağlayıcı değildir. Sitedeki yazıların en doğru ve en güncel bilgileri içerdiği garanti edilemez. Yazılar yalnızca genel bilgi vermek amacını taşımaktadır; hukuki görüş olarak değerlendirilemez ve yayınlarda yer verilen görüşlerden kaynaklanabilecek olası zararlardan site, yazarlar ve editörler sorumlu tutulamaz. Rekabet hukukuna ilişkin sorunlarda konu ile ilgili avukatlara danışmanız ve/veyaRekabet Kurumu'na başvurmanız önerilir.