Rekabet Kurumu'nun 2011 yılı faaliyetlerine ilişkin Yıllık Rapor (Rapor) 04.07.2012 tarihinde kamuoyu ile paylaşıldı. Toplam 75 sayfadan oluşan Rapor'da aşağıdaki altı ana bölüm bulunmakta:
- Genel Bilgiler
- Amaç ve Öncelikler
- Kurumun Yıllık Faaliyetleri
- Genel Değerlendirme
- Mali Bilgiler
- Kurumsal Kabiliyet ve Kapasitenin Değerlendirilmesi
Kurum'un faaliyetleri açısından kapsamlı bilgiler ihtiva etmesi nedeniyle Rapor'un oldukça doyurucu olduğundan söz etmek mümkündür. 2010 yılına ilişkin 12. Yıllık Faaliyet Raporu ile karşılaştırıldığında 2011 yılına ilişkin 13. Yıllık Faaliyet Raporu'nda şu önemli farklılıklar göze çarpmaktadır:
Kurum'un vizyonu ve misyonu konusunda temelde değişiklik olmamakla beraber 2010 yılına ilişkin Kurumsal Değerler, çeşitli değişikliklere uğrayarak 2011 yılında Kurum'un Çalışma İlkeleri'ne dönüşmüştür: Tarafsızlık, hukukilik, saydamlık, hesap verebilirlik, katılımcılık değerlerinin bir sonraki yılın çalışma ilkelerinde yer aldığını; bunun yanısıra 2011 yılında tarafsızlığın nesnellikle, hukukiliğin öngörülebilirlik, katılımcılığın da işbirliği ile güçlendirildiğini söylemek mümkündür. Söz konusu ilkelere "Hızlı ve Doğru Karar Alma" ile "Uzmanlık ve Liyakat Esası"nın ilkelere eklenmesi de memnunluk vericidir. Diğer yandan 2011 yılında "Serbest Piyasa Ekonomisine Duyarlılık" ve "Öğrenme ve İlerlemeyi Esas Alma" değerlerinin 2011 yılı çalışma ilkeleri arasında yer almamasının nedeni ise anlaşılamamıştır.
Rapor'a yansıyan en önemli gelişmelerden birisi de Kurum'un teşkilat yapısına ilişkin değişikliklerdir. Buna göre;
" Teşkilat yapısında, 2011 yılı Kasım ayında alınan Kurul kararları ile kurumsal etkinliği artırmaya yönelik önemli değişiklikler olmuştur. Kurumun yeniden yapılandırmasına yönelik bu değişiklikler kapsamında önceki organizasyon yapısındaki bazı hizmet birimleri kaldırılarak yeni ana hizmet birimleri, danışma birimleri ve yardımcı hizmet birimleri ihdas edilmişir."
Bu bağlamda, Rapor'da yer verilen teşkilat şemasında bakıldığında 4054 sayılı Kanun uyarınca ihdas edilen iki başkan yardımcılığının yanısıra Kanun'da öngörülmeyen bir "Kıdemli Koordinatör" makamının oluşturularak üç daire başkanlığının bu makama bağlandığı görülmektedir. Bir başka önemli gelişme ise, Kanun'un temel hükümlerini uygulamakla yükümlü olan dört mesleki dairenin yerine beş adet "Denetim ve Uygulama Dairesi"nin oluşturulduğu anlaşılmaktadır. Yapısal anlamda bir önceki yıla göre önemli görülen diğer değişikliler ise şunlardır:
- İnsan Kaynakları Dairesi
- Araştırma Dairesi
- İdari ve Mali İşler Dairesi,
- Bilgi İşlem, İstatistik ve Enformasyon Dairesi
mülga olduğundan yeni teşkilat şemasında bulunmamaktadır. Bunların yerini;
- Yönetim Hizmetleri Dairesi,
- Ekonomik Analiz ve Araştırma Dairesi,
- Dış İlişkiler, Eğitim ve Rekabet Savunuculuğu Dairesi,
- Bilgi Yönetimi Dairesi,
- Strateji Geliştirme, Düzenleme ve Bütçe Dairesi,
olarak beş yeni dairenin aldığı görülmektedir. Teşkilat şemasında göze çarpan iki yeni birim ise "İç Denetim Birimi" ve "Kartel ve Yerinde İnceleme Destek Birimi"dir.
Rapor'un Genel Değerlendirme kısmında yer verilen önemli bir tespit ise, menfi tespit/muafyet ve birleşme/devralma/özelleşirme dosyalarının sayısındaki düşüş nedeniyle 2011 yılında sonuçlandırılan dosya sayısında bir önceki yıla göre yaklaşık % 5’lik bir azalış yaşanmasıdır.
Raporu'un en önemli bölümü olan "KURUMSAL KABİLİYET ve KAPASİTENİN DEĞERLENDİRİLMESİ: İçsel ve Dışsal Analiz" başlıklı bölüm ise, bir önceki yıla paralel olmakla birlikte Kurum'un "fazlasıyla içe dönük" bir yaklaşım sergilemesi nedeniyle "her iki yılda da en önemli iki tehditin ıskalandığı" görülmektedir:
Kurum her ne kadar nitelikli bir personele sahip olsa da, rekabet hukukunun uygulanmasına yönelik etkinliğin arttırılması için Kurum içinde yapılacak değişikliklerin yeterli olmayacağı; etkinliği azaltan iki tehdidin kaynağının da çözümünün de Kurum'un dışında olduğu düşünülmektedir:
- Rekabet hukukunun etkin bir şekilde uygulanmasına yönelik en önemli tehdit, 15 yıllık uygulamada elde edilen tecrübelere ve cezaların ağırlaşmasına paralel olarak kanunu ihlal etme yolunu tercih eden teşebbüslerin arkalarında iz bırakmama konusunda daha dikkatli olmaya başlamaları ve Kurum'un mevcut yetkileri çerçevesinde ihalleri aydınlatma imkanının her geçen gün azalmasıdır.
- İkinci önemli tehdit ise, Rekabet Kurulu kararlarını denetlemekle ve özel hukuk hükümlerini uygulamakla görevli adli makamlarda görev yapan hakimlerin rekabet hukuku konusunda eğitim almamış olması nedeniyle Kurul kararlarının yeterince etkin bir şekilde incelenememesi ve rekabet hukuku ilkelerinden uzaklaşan kararların rekabet hukuku uygulamalarını yönlendirmesi riskidir.
Rekabet Kurumu'nun şu ana kadar süregelen faaliyet raporlarında bu iki tehdite yer verilmemiş olması büyük bir eksiklik olarak değerlendirilmelidir.
Önemli Not: Sitede yer alan yazıların tüm sorumluluğu yazarlara aittir ve www.rekabethukuku.info sitesini veya herhangi bir kurum veya kuruluşu bağlayıcı değildir. Sitedeki yazıların en doğru ve en güncel bilgileri içerdiği garanti edilemez. Yazılar yalnızca genel bilgi vermek amacını taşımaktadır; hukuki görüş olarak değerlendirilemez ve yayınlarda yer verilen görüşlerden kaynaklanabilecek olası zararlardan site, yazarlar ve editörler sorumlu tutulamaz. Rekabet hukukuna ilişkin sorunlarda konu ile ilgili avukatlara danışmanız ve/veyaRekabet Kurumu'na başvurmanız önerilir.
0 yorum:
Yorum Gönder